Y: Kitabımız Anna: Kan Giyinmiş Kız. Yorum için çok
heyecanlıyım! Çünkü bu kitap harikaydı ve şüphesiz bu yıl okuduğum en iyi
kitaplardan biriydi.
A: Anna sıkılmadan, severek okuduğumuz bir kitaptı. Kitapta
ana karakterlerimiz Cass ve Anna. Cass,
baba yadigarı bıçağını kullanarak onun mesleğini devam ettiren bir lise
öğrencisidir. Bu meslek: Hayalet Avcısı. Anna uzun yıllar önce öldürülmüş ve ölüm
sebebi bilinmeyen genç bir kız.
Y: Cas'in işi gereği sürekli taşınıyorlar annesiyle
birlikte. Annesi de bir cadı bu arada. Kitap hayalet ve sihir unsurlarını çok
güzel örtüştürmüş. Cas'in yarı normal bir hayatı var.
A: Cas sürekli olarak hayaletler hakkında mesajlar almakta.
Anna’nın mesajı sürekli olarak gelmekte fakat Cas bekletmektedir çünkü içinde
bunun diğer hayaletler gibi olmadığına dair bir his vardır.
Y: Anna'ya değinecek olursak, ben kendisini çok sevdim. Kötü
şeyler yapıyor, doğru, ama bunları isteyerek yapmıyor. Sizi öldürmezse aslında
gayet tatlı bir kız.
A: Sadece evinin kapısından içeri adım atanları ortadan
ikiye ‘’cart’’ diye ayırıyor o kadar-CIK. ^_^ Cas ve annesi ise işlenen bu
cinayetler üzerine Anna’nın yaşadığı şehir Thunder Bay’a taşınırlar. Cas, Anna
hakkında bilgi öğrenmeye çalışırken yeni insanlarla tanışır.
Y: Bunlardan biri 'kraliçe arı' olarak nitelendirdiği Carmel
var. Carmel öyle bencil, kendini beğenmiş biri değil aksine gayet arkadaş
canlısı ve iyi bir kız. Kitaplardaki klasik kötü-popüler-sarışın tipini
bozuyor.
Anna <3 |
A: Carmel’in eski sevgilisi yüzünden Cas’in başı belaya
giriyor ve Anna ile tanışması da böyle oluyor. Şehirdeki gençler parti yapıyor
ve Cas partide Anna hakkında bilgi öğrenme çabasında. Anna’nın evine gidiyorlar
ve hatta aralarından birisi Anna’ya küfür bile ediyor. -_-
Y: Sonra ağızlarının payını alıyorlar tabi. Cas bundan sonra
da Thomas'la karşılaşıyor. Thomas biraz tuhaf ama çok sevilesi bir tip. :P
A: O evde yaşananlar… Anlatılmaz yaşanır. :’( Thomas hep
kalımda Moises Arias olarak canlandı. o.O Kitapta ilk karşılaştığımızda hiç
sevmemiştin fakat sonra baya ısındım. Thomas’ın Cas’e yardımı bile dokunuyor.
Y: Cas zaten çok iyi bir karakter. Annesinin küçük huyları
filan çok hoşuma gitti çünkü böyle bir şey olsa anneler böyle davranırdı
muhtemelen.
A: Klasik bir anne ama cadı. :D Evin kedisi var bir de Cas
ile aralarındaki ilişki baya komikti. Neyse geri Anna ve Cas’e dönelim. Cas
Anna’yı hem öldürmek ister hem istemez. Aynı şekilde Anna, Cas evine girmesine
karşın hem öldürmek ister hem istemez.
Y: Burada Anna'nın davranışları bana çok komik gelmişti.
"Seni öldürme gereği duymuyorum." Dünyanın en romantik hayaleti. :D
A: Kitap ilerledikçe Anna hakkında gerçekleri öğreniyoruz ve
içinizde bir acıma hissi doğuyor. Hayaletler hakkında bazı ilginç şeyler
öğreniyoruz. Tam olaylar bitti, mutlu
son derken karşımıza yeni bir hayalet çıkıyor. Bu hayalet Cas için çok önemli ve kitabın seyirini değiştirecek bir hayalet.
Y: Kısaca kitap paranormal bir romandan bekleyeceğiniz her
şeye sahipti, romantizm tam kararında bırakılmıştı ve aksiyon doluydu.
A: Kitapta yapılan büyüler, ayin, vodoo gibi şeyler çok
hoşuma gitti. Sonu öyle bir bittiki… :’( Girl of Nightmares –Kabusların Kızı- çıksada bi’ an önce okusak. Martı lütfen hemen
çıkar. :’(
O son... |
Alican: 5 Puan |
Yiğit: 5 Puan |
Bu yorumdan sonra hemen başlayasım geldi :D
YanıtlaSilBaşla bence :D
SilANNAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAA *_*
YanıtlaSilSakin ol! *_*
SilKitap biraz fantastik galiba ama ilgimi çekti, alıyım bari. Teşekkürler:))
YanıtlaSilNe demek :D Fantastik değilde daha çok paranormal :D
SilPeki bu tarz başka önerilerin var mı ?
YanıtlaSilBu tarz fazla okumadım :S
YanıtlaSil